CHP’li Ekrem İmamoğlu ile AKP’li Murat Kurum arasında gidip geleceği belirtilen seçimle ilgili değerlendirmelerde bulunan gazeteci Bekir Ağırdır, tarih aralığı da vererek ibrenin kimin lehine döndüğünü anlattı.
31 Mart 2024 yerel seçimlerine sayılı günler kala, özellikle İstanbul için çok sayıda anket sonucu yayınlanırken, araştırmacı ve yazar Bekir Ağırdır da veriler üzerinden bir değerlendirmede bulundu.
Ağırdır, T24’te ‘İstanbul’a odaklanmış yerel seçimin seyri: Avantaj nasıl İmamoğlu’nda?’ başlıklı yazısında, “Seçmen kırgın ve afallamış durumda. Yaşanan hayat pahalılığı, özellikle de gıda ve lokanta fiyatlarındaki savrulma sofradaki yemeği azaltıyor. Eğitim, sağlık, kira, enerji gibi rekabetin ve seçeneğin olmadığı hizmetlerdeki fiyat artışları hanenin dirlik düzenliğini tehdit ediyor. Öte yandan yaşanan gerçek dertler ile siyasetin gündemi ve mevzuları arasındaki yarılma her geçen gün daha da büyüyor” dedi.
‘MUHALİF SEÇMEN UMUT YORGUNU’
Ağırdır’ın yazısından bir bölüm şöyle:
“İktidar bloku seçmenleri genel seçimlerdeki cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmanın moral üstünlüğüne sahip olsalar da ekonomideki ve ülkedeki gerilimin etkisiyle o moral üstünlüğü sokaklara yansıtacak bir heyecan ve eylemlilik arzusu göstermekte isteksizler.
Muhalif seçmen ise umutsuz, üstelik muhalefetteki üç ittifakın da dağılmış olmasından, muhalefet partilerinin sinikliğinden, özellikle de CHP’nin aday belirleme sürecindeki afişe olan fiyasko ve tartışmalarından umutsuzluğunu, yorgunluğunu çoğaltıyor.
Muhalif seçmen seçim yorgunu olduğu kadar umut yorgunu da. Umutlanmak bile muhalif seçmene zor geliyor.
Bu toplumsal psikoloji nedeniyle yerel seçim heyecanı yalnızca ekranlarda ve sokaklardaki aday afişleri, bayraklarında görülebiliyor.
‘YENİDEN REFAH YÜZDE 5-6 OY ORANINA ULAŞABİLİR’
YRP adayında ısrar ederse Murat Kurum’un potansiyel oylarında kayda değer büyüklükte eksilme olacaktır. YRP’nin fırsatı iktidarın ekonomi politikalarından dolayı afallamış ama negatif kimliklenme duygusu ağır bastığı için de özellikle sol söyleme mesafeli, CHP ve DEM karşıtlığı güçlü muhafazakâr seçmen için adres olabilme potansiyeli. Bu potansiyeli nedeniyle araştırma bulgularından bakıldığında, Ak Parti MHP toplam oyları ülke genelinde yüzde 40-42 bandına, İstanbul’da yüzde 38-40 bandına sıkışmışken YRP İstanbul’da yüzde 5-6 oy oranına ulaşabilir de. Bu da Murat Kurum potansiyel oylarından eksilme, muhalif blokta adaylar arası dağılımlar nedeniyle İmamoğlu maksimum potansiyeline ulaşamasa bile Kurum’un kaybetmesine neden olacak bir oy oranı anlamına gelir.
DENGE MUHALEFET LEHİNE
Şu ana dek yayınlanan anketlerde grafikte de gördüğünüz gibi İmamoğlu başından beri önde gidiyor. Yayınlanan 27 araştırmanın verdiği örüntüde şu noktalar öne çıkıyor.
25 Ocak-17 Şubat arasında İmamoğlu ve Kurum arasındaki fark daralmış gibi görünse de 17 Şubat’tan bu yana yarış İmamoğlu’nun lehine dönmüş durumda.
Farklı araştırmalarda İmamoğlu-Kurum oy farkı 1.5 ile 5 puan arasında görünse de hesaplamalara göre fark 21 Şubat’tan bu yana İmamoğlu’nun lehine ortalama 2.5 puan gibi gözüküyor. Bu oran yaklaşık 250 bin İstanbullu seçmene tekabül ediyor. Baş başa gerçekleşen, 15 bin oyla İmamoğlu’nun kazandığı 31 Mart 2019 seçim sonuçlarıyla kıyaslandığında tüm kısıtlamalara karşın bugünkü puan farkı İmamoğlu’nun başarısıdır ama 23 gün sonrasını henüz garantileyen bir sonuç da değil kuşkusuz.
Şu temel tespitin hala geçerliliğini koruduğunu da not edeyim. Bloklar arası seçmen geçişi hala oldukça düşük, hareket iktidar yanlısı-karşıtlığı blokları arasında değil esas itibarıyla blok içi partiler arasında oluyor. İkinci tespit, İstanbul’da ülke genelinin tersine siyasi denge 52-48 muhalefet lehine. O nedenle oranları değiştirecek ilk belirleyici unsur hangi bloktaki seçmenlerin seçime katılma oranlarının hangi oranlarda gerçekleşeceği.