Muğla Su İnisiyatifi üyeleri ve yurttaşlar bugün Muğla İdare Mahkemesine dilekçe vererek termik santrallere su tahsisinin iptal edilmesini ve santrallerin kapatılmasını talep etti.
Susuzluk yaşayan Muğla ve Bodrum’un suyunu soğutma suyu olarak bölgedeki termik santrallerine verilmesine karşı çıkan yurttaşlar Muğla İdare Mahakemesine dilekçe vererek konuyu yargıya taşıdı.
Geçen kasım ayında Devlet Su İşleri’ne (DSİ) 465 yurttaşın ayrı aryı dilekçe vermesine rağmen bir geri dönüş alamadıklarını belirten Muğla Su İnisiyatifi üyeleri ve yurttaşlar Muğla Adliyesi’nin önüden bir basın açıklaması yaptı.
Dava dilekçelerini vedikten sonra gerçekleşen basın açıklamasında, “DSİ’ye verdiğimiz dilekçelerde bunları dile getirdik ve termik santralleri işleten şirketlerle yapılan su tahsisi protokollerini iptal etmesini istedik. Ancak 465 yurttaşın dilekçelerinin hiçbirine yanıt verilmedi. Bizler de yasal haklarımızı kullanarak bugün taleplerimiz doğrultusunda DSİ’ye İdare Mahkemesinde davamızı açtık, termik santrallere su tahsislerinin iptalini istedik” denildi.
“BODRUM SUYU TERMİK SANTRALLERE VERİLDİ”
Termik santrallerin 2014 yılında özelleştirildiği aktarılan açıklamda, “Özelleştirmeden hemen önce Geyik Barajında toplanan yıllık 14.5 Milyon m3 suyun 9.5 Milyon m3’ünün Yeniköy TES’e soğutma suyu olarak verilmesine karar veriliyor. 2016 yılında yapılan diğer bir protokolle de Dipsiz kaynağından 650 lt/sn debisinde su Yatağan Termik Enerji A.Ş.’ye tahsis ediliyor. Bu sözleşmelerin imzalanmasının hemen sonrasında termik santraller özelleştirilerek yapılan bu protokollerde belirtilen miktarlarda suyun kullanım hakkı da termik santrallerin işletmesini alan şirketlere geçirilmişti. Bu iki termik santral, her yıl toplam 33,5 milyon m3 içilebilir kalitede su kullanmaktadır. Yani Bodrum Yarımadasında halk susuzluk çekerken, halkın ihtiyacı olan su miktarının iki katından fazlası bu iki santral tarafından tüketilmektedir. Su Tahsisleri Yönetmeliği’ne göre halkın ihtiyaçlarının karşılanması öncelikli olması gerekirken, suyun bu işletmelere tahsis edilmesi yönetmeliğe aykırıdır” ifadeleri kullanıldı.
“KAPATILMASI AİHM ONAYLADI”
Muğla’daki termik santrallerin 1996 yılında Aydın İdare Mahkemesi tarafından kapatma kararı verildiği ve kararın Danıştay’da hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından onaylandığı aktarılan açıklamada, “Yönetmeliğe aykırı olarak yapılan su tahsisleri, söz konusu işletmelerin yasadışı faaliyet gösterdiği dikkate alındığında, hukusuzluğun boyutu çok daha vahim hale gelmektedir. Bu işletmelerin 28 yıldır yasadışı faaliyet sürdürmeleri, üstelik kamu kaynaklarının bu şirketlere aktarılmasının, anayasal hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmadığı ortadadır. Ne yazık ki hukukun, anayasanın, yargı kararlarının yok sayılmasının adeta normalleştirilmeye çalışıldığı bir süreçten geçiyoruz. Seçmenlerin iradesi yok sayılarak belediyelere kayyımların atandığı, seçme ve seçilme hakkının yok sayılarak seçilmiş politikacıların, belediye yöneticilerinin hapislerde rehin tutulduğu, Anayasa Mahkemesi, İdare Mahkemesi, Danıştay kararlarının, uluslararası sözleşmeler gereği uymak zorunda olduğumuz AIHM kararlarının uygulanmadığı bir ülke haline geldik. Muğlalıların adalet talebi, tüm bu hukuksuzluklardan ayrı değildir. Yaşam hakkı olan suyu savunurken her türlü hukuksuzluğa karşı duruyoruz. Yaşamlarımız, yaşam alanlarımız özgürleşinceye kadar, her türlü meşru ve hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.