İsrail’in Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu’ndan (UNRWA) bazı personelin 7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırlarına karıştığı iddiası üzerine Batılı ülkeler kuruluşa yönelik fonlarını askıya aldı.
UNRWA’nın nasıl işlediğini ve nasıl finanse edildiğini inceledik.
UNRWA NEDİR?
UNRWA, BM’nin Yakın Doğu’daki Filistinli mültecilere yardım kuruluşu.
Kuruluş Gazze, Doğu Kudüs, Batı Şeria, Lübnan, Suriye ve Ürdün’deki yaklaşık 5,9 milyon Filistinli mülteci için okul, sosyal hizmetler ve sağlık merkezleri işletiyor ve bölgeye gıda yardımı yapıyor.
NE ZAMAN KURULDU?
UNRWA, İsrail’in 1948’deki kuruluşundan bir yıl sonra, 1949’da Filistinli mültecilere yardım etmek amacıyla kuruldu.
Filistinlilerin ‘Nakba’ ya da ‘felaket’ diye adlandırdıkları 1948 savaşında yaklaşık 750 bin Filistinli topraklarından kaçtı ya da göç etmeye zorlandı.
UNRWA, “Dört nesil Filistinli mültecinin refahına ve insani gelişimine” katkıda bulunduklarını söylüyor.
NASIL FİNANSE EDİLİYOR?
UNRWA bütçesinin neredeyse tamamı, BM’ye üye ülkelerden gelen gönüllü bağışlardan oluşuyor.
2022 yılında en büyük bağışçı, 343,9 milyon dolar fon sağlayan ABD oldu.
Almanya ise 202,1 milyon dolarlık yardımıyla ikinci en büyük bağışçıydı.
Bu iki ülke UNRWA’nın 1,17 milyar dolarlık fonunun neredeyse yarısını oluşturuyor.
ÜLKELER NEDEN FONLARINI ASKIYA ALDI?
Aralarında ABD ve Almanya’nın da bulunduğu 10’dan fazla ülke, İsrail istihbaratının UNRWA’nın en az 12 üyesinin Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırıya karıştığı yönündeki iddialarının ardından fonlarını askıya aldı.
Saldırılarda bin 200’den fazla İsrailli öldürüldü, 240’tan fazla kişi de rehin alındı ve Gazze Şeridi’ne götürüldü.
BM NE DEDİ?
Cumartesi günü BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, UNRWA’dan dokuz personelin görevden alındığını, birinin öldüğünü ve haklarında suçlamalarda bulunulan son iki kişinin kimliğini tespit etmeye çalıştıklarını söyledi.
Bunun yanı sıra olaya ilişkin bağımsız bir soruşturma da yürütülüyor.
Kuruluşa yardımlarını durduran ülkeler arasında Avusturya, Avustralya, Kanada, Finlandiya, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Hollanda ve İngiltere yer alıyor.
İrlanda, Norveç ve İspanya ise kuruluşu finanse etmeye devam edeceklerini açıkladı.
UNRWA GAZZE’DE NE YAPIYOR?
UNRWA’nın toplamda 13 bin çalışanı var ve Gazze’deki en büyük BM kuruluşu.
UNRWA, öğretmenlik eğitimi merkezleri ve yaklaşık 300 ilkokul da dahil olmak üzere Gazze’de sağlık ve eğitim tesisleri işletiyor ve genç Filistinliler için ders kitapları üretiyor.
KAYNAK,GETTY IMAGES
Fotoğraf altı yazısı,
UNRWA, çatışmalar sırasında Gazze’deki sivillere gıda, su ve barınacak alan sağlayan en büyük kuruluş
7 EKİM’DEN BU YANA NE YAPIYOR?
Gazze’nin 2,3 milyonluk nüfusunun çoğu güneye kaçtı ve en az bir milyon Filistinli UNRWA tesislerinde barınıyor.
Gazze Sağlık Bakanlığı, İsrail’in 7 Ekim saldırısına misilleme olarak başlattığı hava saldırıları ve kara harekatınıın başından bu yana, büyük kısmı kadın ve çocuk olmak üzere 26 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı.
7 Ekim’den önce Gazze’ye yardım taşıyan günde 500 kamyon girerken şimdi bu sayı 200’e kadar düştü.
Gazze Şeridi’ne girebilen yardım kamyonlarının üzerine tırmanan çaresiz insanların görüntüleri sık sık paylaşılıyor. BM, iki milyon insanın gıda yardımına ihtiyacı olduğunu söylüyor.
UNRWA ayrıca Gazze’deki personelinden en az 142’sinin öldürüldüğünü açıkladı.
UNRWA’nın başında bulunan Philippe Lazzarini, fon kesintilerine ilişkin sert bir açıklama yayımladı.
Lazzarini, “Gazze’deki Filistinlilerin bu ek toplu cezalandırmaya ihtiyacı yoktu. Bu hepimizi lekeliyor” dedi.
İSRAİL NE DEDİ?
BBC şimdiye kadar İsrail istihbaratının hazırladığı dosyayı görmedi.
İsrail medyasında yer alan haberlere göre 7 Ekim saldırılarında UNRWA araçları ve tesisleri kullanılmış olabilir.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun danışmanlarından Mark Regev Cuma günü BBC’ye yaptığı açıklamada 7 Ekim Hamas saldırılarında, “[UNRWA’dan] maaş alan kişilerin” yer aldığını söyledi.
Regev ayrıca serbest bırakıldıktan sonra “UNRWA için çalışan birinin evinde tutulduğunu” söyleyen İsrailli bir rehineye de atıfta bulundu.