Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “hayalim” dediği şehir hastaneleri satış masasında. Uğruna köklü sağlık kurumları kapatılan, “hasta garantisiyle” bütçeye yük olan bir şehir hastanesinin Körfez sermayesine satışı için görüşmelere başlandı. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi başkanı, diğerlerinin de bunu izleyebileceğini ifade etti. Şehir hastanelerine 2017-2024 arasında 130 milyar TL’den fazla kira ödendiğini anımsatan hekimler satışa tepki gösterdi. Dışa bağımlılığın artacağını belirten sağlıkçılar, “Ödenen garantiler bizim vergilerimiz. Ne kadarı, ne kadar süreliğine satılıyor? Hangi hizmet satılıyor?” diye sordu.
Uğruna köklü sağlık kurumları kapatılan, “hasta garantisiyle” bütçeye yük olan şehir hastanelerinin Körfez sermayesine satışı için görüşmeler başladı. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’na göre 2017-2024 dönemi şehir hastanelerine toplam 130 milyar 767 milyon 346 bin TL kira harcaması yapıldı.
Hasta garantili kamu-özel ortaklığıyla işletilen şehir hastanelerindeki karadelik her yıl büyürken Bloomberg’e konuşan Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu’nun, 22 şehir hastanesinden birinin Körfezli bir Arap yatırımcıya satışı konusunda görüşmelerin sürdüğü açıklaması tartışma yarattı. Dağlıoğlu, diğerlerinin de bunu takip edebileceğini ifade etti.
‘TÜMÜYLE SATILAMAZ’
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Şehir hastaneleri karadelik oluşturmuyor” dese de bu hastanelere kendi belirlediği bütçenin çok üstünde harcama gerçekleştiriliyor.
Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) değerlendirmelerde bulunan uzmanlar, kamu-özel ortaklığında tümüyle satış yapılamayacağına dikkat çekti. İktidarın konuya açıklık getirip, toplumu bilgilendirmesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar; hizmetlerin ve kiranın, yani işletmenin satılabileceği yorumunu yaptı. TTB, ne kadar süreyle ve hangi hizmetlerin satılacağının açıklanmasınını talep etti.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İşyeri Temsilcisi Kubilay Yalçınkaya ise “Bakanlık şehir hastaneleri yataklarını, kamu yatağı artışı gibi gösterse de biz buraların kiracısıyız ve hizmet bedelini ödüyoruz. Yatırım programı, karadeliği gösteriyor” dedi.
‘BAKANLIK ONAYI GEREK’
Şehir hastanelerinin işletmesinin değiştirilmesinin ancak bakanlığın onayıyla gerçekleşeceğine dikkat çeken Yalçınkaya, “Bakanlığın onay vermesi, kamu içerisindeki özel ağırlığını artırdığı gibi dışa bağımlılığı artırıyor. 2017-2024 arasında şehir hastanelerine Sağlık Bakanlığı’nın hemen hemen bir yıllık ödemesine denk ödeme yapılmış. Ciddi bir yatırım varken buraları daha fazla kaynak için bir Arap firmasına bağımlı hale getirmek sıkıntılı bir durum” değerlendirmesinde bulundu.
Yalçınkaya, “Buralardaki yatırımın bir kısmının özkaynak olması gerekiyor. Tamamen yabancı kaynak olması kamu-özel ortaklığının doğasına aykırı. Ne kadarı, ne kadar süreye satılıyor?” sorularını yöneltti.
‘HARCANAN VERGİLERİMİZ’
Bakanın bütçe görüşmelerinde hastanelerin 25 yıllığına değil 17 yıllığına kiralanacağını söylediğini anımsatan Yalçınkaya, “Hangi Arap firma, şehir hastanelerini alacak? Ne kadar iştah kabartıyor ki yabancı firmalar 17 yıllık da olsa göz koyabiliyor? Ya bakanın kamuoyuna aktardığı bilgilerde sorun var ya da ticari sır kapsamında saklanan bu bilgilerin arkasında başka hesaplar var. Açıklanması gerek. ‘Ticari sır’ dense de harcanan paralar bizim vergilerimiz” tepkisini gösterdi.
HİZMETTE OLAN 22 ŞEHİR HASTANESİ
Adana, Ankara Bilkent, Ankara Etlik, Balıkesir Atatürk, Başakşehir Çam ve Sakura, Bursa, Elazığ Fethi Sekin, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Isparta, Göztepe Prof. Dr. Süleyman Yalçın, İstanbul Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu, İzmir, Kartal Dr. Lütfi Kırdar, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Mersin, Tekirdağ, Yozgat şehir hastaneleri.