Limon üreticileri girdi maliyetleri, kontrolsüz üretim ve hasattan reyonlara uzanan süreçteki masrafların önüne geçilmesi için destek bekliyor.
Türkiye’nin limon üretiminin yüzde 90’ının gerçekleştiği Mersin ve Adana’daki üreticiler, dalındaki fiyatı nedeniyle şikayet ettikleri üründen emeklerinin karşılığını almak istiyor.
Türkiye’nin “limon deposu” Mersin ve Adana’daki narenciye bahçelerinde hasat sürüyor. Üreticilerin büyük emek vererek yetiştirdiği limonlar, tarım işçilerinin hummalı çalışmalarıyla dalından koparılıyor.
Çukurova’da çok sayıda çiftçinin geçim kaynağı olan limon, hasadın ardından dalında kilogramı 50 kuruştan 1,5 liraya kadar alıcı bulabiliyor.
Limonun dalındaki fiyatını az bulan üreticiler, yıl boyunca yaptıkları masrafları karşılamaması nedeniyle zor günler geçiriyor.
Raflarda kilogramı 7 lira ile 15 lira arasında satışa sunulan limonda emeklerinin karşılığını almak isteyen üreticiler, girdi maliyetleri, kontrolsüz üretim ve hasat başlangıcından reyonlara uzanan süreçteki masrafların önüne geçilmesini istiyor.
LİMON ÜRETİCİSİNİN ÜÇ TEMEL SORUNU
Mersin Turunçgil Üreticileri Birliği Başkanı Yusuf Şahin, limon üreticilerinin son günlerde yaşadığı sorunlar nedeniyle ülke genelinde çeşitli eylemler gerçekleştirdiğini söyledi.
Limon üreticilerinin üç temel sorununun olduğunu anlatan Şahin, “Girdi maliyetleri olarak adlandırdığımız, gübreleme, ilaçlama, sulama, budama gibi harcamalarımız 4-5 lira arasında. Dalında satışımız ise 1 lira civarında. Bundan dolayı çiftçimiz zor günler geçiriyor. Girdi maliyetlerimiz yüksek. En büyük sorunlarımızdan ikincisi de hasat yapılmaya başladığı andan rafa varıncaya kadar geçen süreçteki maliyetler de çok fazla. Üçüncüsü ise bilinçsizce ve kontrolsüz yapılan üretimler. İhtiyaçtan fazla üretim olunca satılmıyor” diye konuştu.
EN AZ 2 LİRA DESTEK TALEBİ
Şahin, sorunların çözümü için hızlı adımlar atılması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Öncelikle ve acil olarak devletimizin, ihracat yapan fabrikalara kilogramda en az 2 lira olmak şartıyla kayda değer bir destek vermesi lazım ki o da üreticiye yansısın. Üretici zor durumdan kurtulsun. Diğer isteğimiz; girdi maliyetlerinde özellikle sulama sularındaki güneş enerjisinden faydalanmak veya göletleri çoğaltarak sulama suyuna vereceğimiz enerji bedellerini ortadan kaldırmak. Yerli üretime rağbet gösterip, onlar üzerindeki vergileri kaldırıp, devletin sübvanse desteğiyle üreticiye düşük maliyette ilaç ve gübreleri sunmak, girdi maliyetlerimizi düşürecektir.”
Şahin, limonun dalından raf sürecine kadarki yüksek taşıma maliyetlerinin de yakıtta bir indirime giderek düşürülmesi gerektiğini belirtti.
KONTROLSÜZ ÜRETİM DE SORUN YARATIYOR
Kontrolsüz üretimin de çiftçilere büyük problemler yaşattığını vurgulayan Şahin, “Tarım ve Orman Bakanlığımız, Türkiye coğrafyasını bir tabak gibi ortaya koyarak hangi bölgede hangi ürünü hangi oran ve zamanda yetiştirmesi gerektiğini öğretmesi ve bunun üzerine envanter çalışması yapması gerekiyor.” dedi.
Şahin, ovaya buğday yerine narenciye, dağa da fındık yerine ekin ekilmemesi gerektiğini belirterek, iç ve dış pazara uygun ürünlerin doğru oran ve miktarda üretilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
REKOLTE YÜKSELDİ, PAZAR DARALDI
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru da hava şartlarının iyi gitmesiyle narenciye çeşitlerinde verimlilik olduğunu belirtti.
Geçen yıl ile karşılaştırıldığında TÜİK rakamlarına göre limonda yaklaşık yüzde 20-25 artış olduğunu aktaran Doğru, ancak hasat başladığında limondaki rekoltenin bu sene çok daha fazla olduğunu gördüklerini söyledi.
Doğru, İspanya ve Fas’ta da limon rekoltesinin çok yüksek olması nedeniyle Türkiye’nin limon ihraç ettiği ülkelerde fiyatların düştüğünün altını çizerek, şöyle konuştu:
“Üretimin fazla olması, pazarın daralması, ülkelerin rekabetinin azalması sebebiyle de limon fiyatları geriye gitti. Geçen sene 6,5 lira civarında sattığımız limon bu sene dalında 50 kuruşa kadar düştü. Özellikle Mayer limon dediğimiz en erkenci çeşidin fiyatları çok geriledi. Bunun sonucunda bazı üreticilerimiz geleceğini de iyi görmediği, plansız bir şekilde çok fazla dikildiği için ağaçları sökme yoluna gitti. Bunun yanında şu ana kadar Mayer limonda hasat edilmeyen, dalında kalan da çok limon var.”
1,9 MİLYON TONLUK REKOLTE BEKLENTİSİ
Bu yıl limonda 1,9 milyon tona yakın rekolte beklendiğini belirten Doğru, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin yıllık 1,5-1,6 milyon ton civarında bir limon üretimi var. Bunun yaklaşık 700-750 bin tonunu tüketiyoruz, geri kalanı da ihraç ediyoruz. Bu sene çok fazla rekolte olduğundan nereden baksanız 1,9 milyon tona kadar bir rekolte bekleniyor. Bu fazlalığı tüketebilmemiz, dalında kalıp çürümemesi için Ticaret Bakanlığımızdan, Hazine ve Maliye Bakanlığımızdan, tona 2 bin 250 lira limona özel mahsuplaşarak ödenmek şartıyla ihracat desteği talebimiz oldu. Bu konuda bakanlarla görüştük. Onlar da hazine ve fonlardaki rakamlara bakacaklar. Ona göre bir tedbir almayı düşünüyorlar.”
Üretici Sevide Göçmen de ilacından gübresine ve sulamasına kadar limonun kilogramda kendilerine maliyetinin 5 lira olduğunu ifade etti.