Bir araştırmaya göre, iklim krizinin bir sonucu olarak önümüzdeki 26 yıl içinde dünya genelinde ortalama gelirler neredeyse beşte bir oranında düşecek.
Bugüne kadar yapılan en kapsamlı analiz olan ve bulguları Nature dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, artan sıcaklıklar, daha yoğun yağışlar ve daha sık ve yoğun aşırı hava koşullarının yüzyılın ortalarına kadar her yıl 38 milyon dolar tahribata neden olması bekleniyor.
Önceki tahminlerden çok daha yüksek olan bu ağır bedel, gaz, petrol, kömür ve ağaçların yakılması yoluyla atmosfere pompalanan muazzam emisyonların bir sonucu olarak önümüzdeki on yıllar boyunca dünya ekonomisine şimdiden kilitlenmiş durumda olduğu belirtildi.
Bu durumun, hemen hemen her ülkede felç edici kayıplara yol açacağı, iklim bozulmasından en az sorumlu olanlar üzerinde orantısız bir şekilde şiddetli bir etki yaratacağı ve eşitsizliği daha da kötüleştireceği kaydedildi.
Rapora göre 2049 yılına kadar dünya genelinde kalıcı ortalama gelir kaybı %19 olacaktır. ABD ve Avrupa’da bu azalma yaklaşık %11 olurken, Afrika ve Güney Asya’da %22 olacak ve bazı ülkelerde bu oran çok daha yüksek olacaktır.
Potsdam İklim Araştırmaları Enstitüsü’nde bilim insanı ve çalışmanın yazarlarından biri olan Leonie Wenz, “Bu yıkıcı bir durum. Çalışmalarımın iyi bir toplumsal sonucu olmamasına alışkınım ama zararların bu kadar büyük olması beni şaşırttı. Eşitsizlik boyutu gerçekten şok ediciydi” dedi.
Çalışma ayrıca, insan eylemlerinin hala büyük bir fark yaratabileceği bu yüzyılın ikinci yarısını da inceledi. Her zamanki gibi devam ederse, yazarlar 2100 yılına kadar ortalama gelir kaybının %60’tan fazla olacağını öngörüyor. Ancak emisyonlar yüzyılın ortalarında net sıfıra düşerse, gelir düşüşleri yüzyılın ortalarında yaklaşık %20 oranında dengelenecektir.
Araştırmanın öngördüğü ekonomik darbe, önceki analizlerin iki katından daha yüksek. Bu farkın arkasında daha sofistike bir metodoloji olduğu belirtildi. Önceki çalışmaların çoğu sadece ulusal düzeyde artan sıcaklıklarla ilgili zararları dikkate alırken, yeni çalışma bin 600 alt ulusal bölgenin 40 yıllık verilerini kullanarak yağış ve aşırı hava etkilerini de dahil etti. Çalışmada ayrıca, etkilerin sadece kısa vadeli bir etki olmaktan ziyade aylar ve yıllar boyunca nasıl devam etme eğiliminde olduğu da dikkate alınmıştır.
EN KÖTÜ ETKİLENECEK ÜLKELER
Önceki tahminler kuzey yarımküre ekonomilerinin çoğunun büyümeye devam edeceği yönünde iyimserdi. Buna karşın yeni rapora göre Almanya (-%11), Fransa (-%13), ABD (-%11) ve Birleşik Krallık (-%7) gibi ülkelerin yüzyılın ortalarında bile zarar göreceği tahmin ediliyor. En kötü etkilenecek ülkelerin ise Botsvana (-%25), Mali (-%25), Irak (-%30), Katar (-%31), Pakistan (-%26) ve Brezilya (-%21) gibi zaten sıcak olan bölgelerdeki ülkeler olacağı kaydedildi.
Çalışmanın yazarlarından Maximilian Kotz, “Kuzey Amerika ve Avrupa da dahil olmak üzere bölgelerin çoğunda güçlü gelir düşüşleri öngörülürken, Güney Asya ve Afrika en güçlü şekilde etkilenmektedir. Bunlar, iklim değişikliğinin tarımsal verim, işgücü verimliliği veya altyapı gibi ekonomik büyümeyle ilgili çeşitli unsurlar üzerindeki etkisinden kaynaklanmaktadır” dedi.
Yazarlar, çalışmanın özellikle yoksul ve en kötü etkilenen ülkelerde, 2050 yılına kadar iklim sisteminde halihazırda kilitlenmiş olan değişikliklerle başa çıkabilmek için daha güçlü uyum stratejilerine ihtiyaç olduğunu gösterdiğini belirtti.