Antalya’da sera atıkları başta olmak üzere tarım atıkları alarm veriyor.
Türkiye’de örtü artı bitki üretiminin yüzde 60’ının yapıldığı Antalya’da dere ve yol kenarına bırakılan sera atıkları hem çevre hem de insan sağlığı açısından tehlike oluşturuyor. Lüks turizm işletmeleriyle ışıldayan Serik, Aksu, Kemer, Kumluca ve Finike’de seracılığın yapıldığı iç kesimlerde atıklardan oluşmuş yığınlarla karşılaşmak çok olağan.
Çiftçi her 1 dönüm serasında budamala ve hasat yoluyla yılda yaklaşık 600 kilo ila 1 tona yakın atık çıkartıyor ancak bu atıkları nasıl değerlendireceğini bilemiyor. Kendi kompost alanı olmayan ya da bu alanı oluşturmayan çiftçi atıklarını boş tarlalara, orman, su ve yol kenarlarına boşaltıyor ya da yakıyor.
Çevre kanununa göre önlem almadan atığı toprağa bırakmanın cezası 293 bin lirayken anız yakmanın cezası dekar başına 244 lira ve bu ceza yakım sulak alanda ya da ormana bitişik yerde yapılırsa 5 kat artıyor. Ancak cezalar çiftçiyi caydırmış görünmüyor.
Aksu ilçesinde konuştuğumuz çiftçiler sera atıklarının yakılması sonucu bölgede sık sık çıkan irili ufaklı yangınların hem orman hem sera varlığı için risk oluşturduğundan bahsediyor.
SERA ATIKLARININ SORUMLULUĞUNU KİM ÜSTLENECEK?
Sera atıklarının çevreye verdiği zararın cezasını kesme yetkisi Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı’na ait ancak bu atıkların toplanması, depolanması, imhası ve dönüşüm yetkisi yasada net bir şekilde tanımlı olmadığı için muğlaklığını sürdürüyor. Dolayısıyla mevcut durumda sera atıklarının akıbeti belediyelerin inisiyatif kullanıp kullanmamasına kalmış görünüyor.
PİLOT PROJELER SORUNU ÇÖZMEYE YETMİYOR
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin çitçilerin zirai ambalaj atıkları için çiftçikart projesi böyle bir inisiyatif alınarak Finike, Kumluca ve Kemer pilot bölgeler seçilerek başlatıldı.
Proje ile ilgili Cumhuriyet’e bilgi veren Antalya Büyükşehir Belediyesi Sıfır Atık ve Çevre Eğitimi Şube Müdürü Fulya Koral cevredostuciftci.com uygulaması ile çiftçilerin bölgelerinde bulunan atık toplama otomatlarının konumlarına ulaştıklarını ve bu otomatlara atıklarını bırakarak 1 gram atık başına 1 puan kazandıkları bir sistem kurduklarını anlattı.
Ödül sistemi ile belediyenin amacı Antalya’nın 19 ilçesinde bu projeyi yaygınlaştırmak.
Kepez Belediyesi de bölgesindeki çiftçilere gübre dönüştüren makinelerle destek olmaya çalışıyor. 5 ton organik atığı 1,5 ton gübreye çevrilmesiyle üretilen gübre Kepez bölgesindeki çiftçilere ücretsiz dağıtılıyor. Makinenin kapasitesi ortaya çıkan zirai atık miktarı ile kıyaslandığında oldukça düşük ancak yeni dönemde Kepez Belediyesi bütçesine göre bu makinelerin sayısını artırmayı hedefliyor.
ANTALYA, BÖCEK’İN DÖNÜŞÜM TESİSİ VAADİNİ BEKLİYOR
Diğer taraftan seralardan çıkan atığın hem gübre hem de biyogaza dönüştürülmesi için Kumluca’da bir tesis kurulması hedefleniyor. Proje başvurusu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca değerlendirilerek uygun görüldü, fizibilite raporu da hazırlandı ancak Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in 2019 seçimlerindeki bu vaadi henüz hayata geçebilmiş değil.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı da Antalya için yatırımcıları teşvik etmek amacıyla sera atıklarının dönüştürüldüğü bir tesisin ön fizibilite raporunu 2020 yılında yayınladı.
SERA ATIĞI İÇİN ÖRNEK TESİSİ KURAN TOHUM ŞİRKETİ
Kamu kurumlarında gelişmeler ve girişimler henüz emekleme aşamasındayken sera atığını maliyet girdilerini düşürmek için dönüştüren ileri teknolojiye ve büyük kapasiteye sahip bir tesis Antalya’da özel sektör eliyle 2019 yılında kuruldu bile. Aksu ilçesinde Yüksel Tohumculuk bunlardan biri.
Kurdukları dönüşüm tesisinde, Antalya genelinde 20 bin dönümü aşan seralarından gelen organik atıkları hem solucanlar yardımıyla organik gübreye dönüştürüyor hem de biyogaz yöntemi ile elektriğe dönüştürüyorlar. Böylece kimyevi gübre maliyetlerinden yüzde 40 tasarruf ediyor, dışarıdan organik gübre satın almıyorlar. Üstelik tesisin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisinin 400 kilowattını üretiyorlar. Günde yaklaşık 10 ton organik madde işleme kapasitesine sahip olduklarını söyleyen Yüksel Tohum’un kurucu ortaklarından Yakup Yüksel, böyle bir yatırımın kendisini 3-4 yılda amorti edebileceğini belirtiyor.
Antalyalı küçük çiftçilerin yaklaşık 30 milyon liraya mal olan tesisi tek başına kuracak sermayesi olmadığı çin kamu kurumları gerekli tesisleri hayata geçirene kadar sera atıkları ile eski yöntemlerle baş etmeyi sürdürecek gibi görünüyor.