Geçmişte buzdolabı olarak kullanılan kar kuyuları turizme kazandırılmayı bekliyor.
Türkiye’nin ilk milli parkı olan Yozgat Çamlığı Milli Parkı‘nda 16 adet yapay kar kuyusu bulunduğunu belirten Çevre Bilincini Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Temel, kar kuyusu geleneğinin yaşatılarak ülke turizmine kazandırılması gerektiğini söyledi.
Yozgat Çamlığı Milli Parkı, bünyesinde barındırdığı 5 asırlık ağaçları, birçok bitki ve hayvan türünün yanı sıra sahip olduğu güzellikleriyle de dikkat çekiyor. Milli parkta 50-60 yıl öncesine kadar yerel halk tarafından özellikle yaz mevsiminde yiyecek-içecekleri muhafaza etmek ve dondurma yapımında kullanmak üzere kar sakladığı yapay 16 kar kuyusu da bulunuyor. Osmanlı döneminden günümüze kadar gelen kar kuyusu geleneği bazı bölgelerde halen yaşatılırken, Çevre Bilincini Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Temel, Yozgat’ta bulunan kar kuyularının tanıtılıp ülke turizmine kazandırılmasını istedi.
Yozgat Çamlığı Milli Parkı’nda 16 tane kar kuyusunun yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Temel, “Bundan 40-50 yıl öncesini düşündüğümüz zaman buzdolaplarımız, soğutma sistemlerimiz yoktu. Anadolu insanımız bu ihtiyaçlarını o dönemlerde kar kuyularıyla karşılamışlardı. Kar yağmaya başladıktan sonra kar esnafları, karları bu kuyularda biriktirip sıkıştırırlarmış. Üzerini de bitki ve çullarla örterek muhafaza ederlermiş. Belli bir süre sonra bu karlar sıkıştırmanın etkisiyle buz kıvamına geliyor ve yaz ayları geldiğinde de mahsullerini, ürünlerini burada muhafaza ederlerdi. Ya da eskilerde Yozgat’ta çok meşhurmuş, kar dondurmaları yapılırmış. Ayrıca esnaf kestikleri buzları meyve suyu, gazoz ve ayranı soğutmakta kullanırlardı” dedi.
“SADECE YOZGAT’TA DEĞİL, BİRÇOK İLİMİZDE BU TÜR KUYULAR VAR”
Kar kuyusu geleneğinin bazı şehirlerde yaşatıldığını ifade eden Prof. Dr. Temel, “Hepimizin geçmişimizi, kültürümüzü öğrenmeye ihtiyacı var. Atalarımız nasıl yaşamışlar, neler yiyip içmişler ve soğuk hava deposu ihtiyaçlarını nasıl gidermişler bunları öğrenmemiz gerekiyor. Bu kültürlerden birisi de aslında kar kuyularıdır. Sadece Yozgat’ta değil, birçok ilimizde bu tür kuyular var. Eğer güçlü bir tanıtımı yapılırsa buralar ülke turizmine kazandırılabilir ve ülke ekonomisine katma değer olarak geri dönüşünü sağlayabiliriz. Böylece illerimiz hem canlanır hem de tarihimizi öğrenmiş oluruz. Ayrıca Yozgat Çamlığı Milli Parkımızın canlanmasını ve tanıtılmasını da sağlamış oluruz” şeklinde konuştu.