Son dakika haberi… CHP Genel Başkanı Özgür Özel, AYM’nin Can Atalay hakkında verdiği ikinci hak ihlali kararına ilişkin yaptığı açıklamada Bu karara direnmek, anayasal hukuk düzenini yok saymaktır. Biz, adaleti ve hukuku savunmaya devam edeceğiz dedi.
Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay hakkında ikinci kez hak ihlali kararı verdi. İlk ‘hak ihlali’ kararında 5 karşı oy kullanılmışken, ikinci hak ihlalinde ise bu 3’e düştü.
Karara ilişkin X hesabından bir açıklama yapan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel, şu ifadeleri kullandı:
“Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez hak ihlali kararı verdiği seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın bir an önce tahliye edilmesi Anayasa’nın gereğidir. Bu karara direnmek, anayasal hukuk düzenini yok saymaktır. Biz, adaleti ve hukuku savunmaya devam edeceğiz.”
Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez hak ihlali kararı verdiği seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın bir an önce tahliye edilmesi Anayasa’nın gereğidir.
Bu karara direnmek, anayasal hukuk düzenini yok saymaktır. Biz, adaleti ve hukuku savunmaya devam edeceğiz.
— Özgür Özel (@eczozgurozel) December 21, 2023
NE OLMUŞTU?
28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde TİP’ten Hatay milletvekili seçilen Can Atalay’ın avukatları, “müvekkillerinin milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi” talebiyle Yargıtaya başvurmuştu.
Yargıtayın talebi reddetmesi üzerine Atalay, Anayasa Mahkemesine bireysel başvurusunda bulunmuş, mahkeme de “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği” haklarının ihlal edildiğine ve Atalay’ın yeniden yargılanarak tahliyesine karar verilmesine hükmetmişti.
Anayasa Mahkemesince Atalay’ın yeniden yargılanması ve tahliyesi istemiyle yerel mahkemeye gönderilen dosya, yerel mahkemece karar verilmeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne iletilmiş, söz konusu ceza dairesi ihlal kararına uymamıştı.
Atalay’ın avukatları, AYM’nin verdiği ihlal kararına uyulmaması nedeniyle ikinci kez başvuruda bulunmuştu.
Başvuruda, “Anayasa Mahkemesinin ihlal kararının gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının, mahkumiyet hükmünün infazına devam edilmesi nedeniyle de kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” söylenmişti.