Borsada patron ve ortak satışları gelmeye başladı. Peki büyük patronlar neden satışa geçti?
Aylardır yabancı yatırımcı beklentisi içinde bocalayan borsaya şimdi de ortak satışı gelmeye başladı.
Son bir hafta içerisinde 3 önemli hisseye ortak satışı geldi.
Ekonomist Remzi Özdemir ve Yazar Metin Yüksel, Karıncalar TV Youtube kanalında borsada ortak satışı konusuna değindi. Metin Yüksel, borsada patron ve ortak satışların nedenlerini anlattı.
“İMDADIMIZA YETİŞTİ”
Borsanın şubat ayında devrilmek üzereyken teşvikler ile düzeldiğini belirten Yüksel, “Şubat ayında borsa tam devrilmek üzereyken parantez içerisinde belirtiyorum maalesef deprem imdadımıza yetişti. O zaman ki teşvikler ile hisseler el değiştirdi. Varlık fonu ve BES’ler devreye girerek borsanın çöküşünü hızlandırabilecek hisseleri satın aldı” şeklinde konuştu.
Kaynak ve likidite sıkıntılarının meydana geldiğini belirten Metin Yüksel, şunları kaydetti:
“Mehmet Şimşek’in göreve gelmesiyle birlikte politika değişikliğine gidildi. Beklenen ise faizlerin artırılması, kurların kontrol edilmesi ve enflasyonun yüzde 40’ların altına çekilmesiydi. Bu düşünce ile bir program hazırladık ve yola çıktık. Ancak ilk başlarda kaynak ve likidite tarafında sıkıntılar vardı. Çünkü bir önceki dönemde ciddi bir kredi kullanımı gerçekleşti. İnsanlar yüzde 17 ile borçlanarak enflasyonist varlıklara yatırım yaptı. Mesela konut aldı, ilk ay yüzde 40 fazla kar yaparak sattı ve yüzde 17’si ile kredisini ödedi. Geri kalanı ise cebine attı. Bu paralar nereye gitti peki? Duran ve likidite olmayan varlıklara yatırıldı. Bankadan kredi alan stok aldı ve enflasyonist etkinin yarattığı varlıklara yöneldi.”
“KRİZİN AYAK SESLERİ DUYULUYOR”
Yazar Metin Yüksel, enflasyonist varlıklara yönelme sonucunda piyasada likiditenin azaldığını söyleyerek, “Bu durum piyasada likiditeyi iyice daralttı. Likidite erişimin zorluğuyla birlikte faiz artırımı geldiği zaman bu iş hepten bozulacak. Yüksek faizlerde devreye girince artık kredi verselerde alınmaz. Pazar tarafında ise resesyon tartışmaları var. Satışlarda daralma gerçekleşirken bazı sektörlerde ise krizin ayak sesleri duyuluyor. Finansal ihtiyacın bir zarureti olarak ortak satışı ve bedelli sermaye artırımı dışında başka bir mekanizma kalmadı” dedi.
“NE KADAR GERİYE PEKİ? YABANCI YATIRIMCI”
Borsaya yabancı yatırımcının gelmediğini altını çizen Yüksel, şöyle devam etti:
“Çift taraflı piyasalar durdu. Hem reel sektörde hissesini aldığınız şirketlerin kredi kullanamaması ortak satışı doğurdu. Hem de kredi kullanıp pozisyon riskini artıran yapının şimdi imdadına deprem zamanındaki gibi teşvikler yetişmedi. Ne kaldı geriye peki? Yabancı yatırımcı. Şimdi her şeyi yapıyoruz fakat yabancı yatırımcı yok etrafta. Yabancı olmayınca dönüyorsun dolaşıyorsun ya evini, villanı satıyorsun ya da gidip hisse satıyorsun. Türkiye’de hisse satmaya uygun mekanizma çok gelişti. Anlaşıp bir araya gelmeler… fonlara hisseleri devretmeler… o fonu yabancı kurumsal gösterip alıcı yaratmalar…”