Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “müfredat sadeleşecek” diyerek duyurduğu çalışmalar netleşiyor. Derslerde Türk âlimleri yerine İslam âlimleri anlatılacak. Örneğin biyoloji dersinde anatomi konusu işlenirken dini görüşlere de yer verilecek.
Cumhuriyet, 3 Kasım’da, ilkokul 4. sınıfta başlayan din derslerinin, müfredat değişikliğinin ardından okulöncesi ile ilkokul 1, 2 ve 3. sınıfları da kapsayacak şekilde genişletileceği, tüm derslere “din” içerikli konuların ekleneceği, müfredat değişikliği kararının Saray’dan geldiği, değişikliğin Cumhuriyetin 100. yılında gerçekleşmesi için çaba harcandığı iddialarını gündeme getirdi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın, çeşitli çalıştaylarla çalışmalarını sürdürdüğü yeni müfredatla ilgili ayrıntılar da netleşmeye başladı. Bakanlığın, “sadeleştirmeyi” hedeflediği müfredatla artık öğretmenlerden çok öğrencilerin ön plana alınacağı belirtiliyor. Yüzde 80 oranında öğrencilerin, yüzde 20 oranında öğretmenlerin etkili olacağı belirtilen yeni süreçte öğrencilerin araştırma yapma konusunda yönlendirileceği, daha sonra derslerde çeşitli sunumlar, raporlar, çalışmalar ile öğrencilerin aktif olmasının isteneceği kaydediliyor. Bu sistemin halihazırda Avrupa’da uygulandığına işaret edilirken eğitime ve araç gereçlere erişimin tüm Türkiye’de eşit olmadığı, bu nedenle sistemin “uygulanabilir olmadığı” eleştirisi getiriliyor.
Değişiklik tartışmaları bu konuyla sınırlı değil. Din eğitiminde ısrarcı olan ve halihazırda “değerler eğitimi” adı altında dini eğitimi okulöncesinde dahi uygulayan bakanlığın, tüm ders içeriklerinde İslama atıf yapacağı, öğrencilere tüm konularda İslami görüşlerin de aktarılacağı belirtiliyor.
TOPLUCA İŞTEN ÇIKARDILAR
Örneğin biyoloji dersinde anatominin işlendiği sırada konuyla ilgili İslami bakış açısının ve İslam bilginlerinin görüşlerinin de işleneceği belirtiliyor. Müfredat değişikliğinin henüz başında “Türk âlimleri” başlığı ile ayrılan bölümün ise çalışmalar sırasında önce “Türk-İslam âlimleri” adını aldığı, son olarak da “İslam âlimleri” başlığına büründüğü öğrenildi. Bu başlık altında yer verilen Türk âlimlerinin sayısının ise bir elin parmaklarını geçmeyeceği aktarılıyor. Müfredat çalışmaları öncesinde ise Talim ve Terbiye Kurulu’nda toplu işten çıkarma yaşandığı, yerlerine ise “TTK ile ilgisi olmayan isimlerin” alındığı iddia ediliyor.